Friday 10 October 2008

Finansal krizi babaannemize anlatmak












Universitede bir hocam bazi cok komplike konulari kafamizda basite indirgememize yardimci olmak icin soyle sorardi:

“Babaannenize anlatiyormus gibi anlatin.”

Su andaki finansal krizi babaannemize anlatmayi deneyeyim.

“Sub-prime mortgage” dersem babaanne “o ne ki yavrum?” diyebilir, “credit crunch” dersem “cok yasa” diyebilir, o yuzden cok basit ozetlemeye calismaliyim:

Babaannecigim, son yillarda mesela ev almak icin borc almak isteyen insanlara borc vermek isteyen ve parasi bol olan o kadar cok banka ve kurulus vardi ki, birbirlerinin uzerlerinden atlayarak borc verebilmek ve kar edebilmek icin hayatta geri odeyemeyecek ve kazanci belli insanlara cok fazla ve cok ucuz faizlerle borclar verilmeye baslandi. Sonra bu borclar birbirlerine eklendi, toplandi, paketlendi, ve elden ele bir borcverenden baska bir borcverene gecirilmeye baslandi. Sadece insanlar degil bankalar, sadece bankalar degil sirketler, sadece sirketler degil ulkeler, sadece ulkeler degil butun dunya asagi yukari bu oyunun ve daha fazla kar etme acgozlulugunun parcasi oldu. En sonunda o kadar buyuk meblaglar ve o kadar karmasik borc iliskilerine girildi ki, elinde buyuk alacaklari olan kendileri de borclanmis insanlar, alacaklarinin cok daha azina razi olmaya basladilar ve herkes birbirinden parasini geri almaya calisti. Iste burada bazi insanlar, sirketler, ve ulkeler artik pes ettiler ve iste son uc haftadir yasadigimiz pespese iflaslar basladi. Kimi hukumetler serbest kalmasina sonuna kadar inandiklari borc alip verme sistemini biraz fazla serbest biraktiklarini anlayip yeni kurallarla daha siki kontrol etmeye basladilar. Kimi hukumetler henuz durumu tam olarak anlayabilmis degiller. Kimi hukumetler ise (burada babaanneye goz kirpilir) “bize bisey olmaz” havasindalar. Sorma babaannecigim. Sonucta insanlar is kurmaya, para harcamaya, borc almaya, ev almaya, gezmeye, eglenmeye, ve yasamaya elbette ki devam edecekler. Bunlari yaparlarken bu krizi yasamis insanlar biraz daha ayaklari yere basarak hareket edecekler, biraz daha mutevazi olacaklar, ve biraz daha dikkat edecekler gibime geliyor. Arada da butun dunya su anda baslamis olan bu gecis donemini yasayacak. Hatta birsey soyleyeyim sana, bu en kotusu olabilir ama bunun gibi kriz donemlerini daha once de yasadik, daha sonra da yine yasayacagiz, cunku insanoglu olarak acgozluluk hafizamizi kisaltiyor bazen. O yuzden haydi bana ver simdi o kiymali borekten biraz daha ve bosver bunlari!

Oldu mu, ne dersiniz?

Hizimi alamiyorum ve cok daha kisa bir sekilde bir daha anlatmayi deneyecegim:

Babaannecigim, bir kayayi kaldirmak icin kaldirac kullanmaya alistik. Hatta kaldiraci da baska bir kaldiracla kaldirmaya alistik. O kadar rahata alistik ki kollarimiz zayif dustu. Ve tabii ki kaldiraclarimiz yuku kaldiramayip kirildilar. Bundan sonra kaldirmamiz gereken kayalari bir sure kollarimizla kaldirmak zorundayiz.

Daha mi iyi oldu ne?

Hepimize bu zorlu gunler kolay gelsin.

1 comment:

Anonymous said...

Mustafa Bey,

Ellerinize saglik. Aynen Gungor Uras'in Ayse hanim teyzesine anlattigi gibi olayi basite indirgeyip halkimizin anlayacagi sekilde guzel ozetlemissiniz.

Yazilarinizin devamini bekliyoruz.

Murat Imana